Keçi çobanlığı yapan Yörük çocuğu, Bocce Milli Takımı’na seçildi
Antalya’nın Elmalı ilçesinde keçi çobanlığı yaparken yetenek taraması sonrasında bocceye başlayan Adnan Şen, Bocce Ulusal Grubu’na seçilmenin heyecanını yaşıyor.
Elmalı ilçesinde yaşayan Şen ailesinin en büyük evladı Adnan Şen (16), ilköğretim eğitimi sırasında okul dışındaki vakitlerinde aile mesleği olan keçi çobanlığı yapıyordu.
Yörük sapanı olarak bilinen sallama sapan ile keçilerin denetimini sağlayan Adnan, vakitle yaptığı atışlarda ustalaştı.
Adnan Şen, okulunda yapılan yetenek taraması sırasında atışlardaki hüneri fark edilince bocceye yönlendirildi.
Antalya’da spor lisesinde eğitimini sürdüren Adnan, 2024 yılında elde ettiği Türkiye Petank Yıldızlar Şampiyonası Altın Nokta ikinciliği, 15. Milletlerarası Bocce Petank Şampiyonası ikili kadrolar ikinciliği ve Bocce Petank Okul Sporları Türkiye ikinciliği derecelerinin akabinde Bocce Ulusal Kadrosu’na seçilmeyi başardı.
– “Bocce’den evvel bir hayalim yoktu”
Ulusal kadroya çağrılan 16 yaşındaki ulusal atlet, AA muhabirine yaptığı açıklamada, küçüklüğünden itibaren keçi sürüsündeki davarlar dağılınca sallama sapanla taş atarak onları topladığını söyledi.
Okuldayken kendisine bocceden bahsedildiğinde, futbol oynamayı sevdiği için başlarda bu spora sıcak bakmadığını belirten Şen, yetenek taramasında başarılı olup oynamaya başlayınca “Sen bu sporu yaparsın” denilerek desteklendiğini söz etti.
Ulusal sportmen, Bocce Ulusal Kadro Antrenörü Yağmur Uzun’dan aldığı eğitimler sayesinde turnuvalarda dereceler elde ederek ulusal ekibe seçildiğini vurgulayarak, şöyle konuştu:
“Bocce’ye birinci başladığımda, birinci atış yaptığımda, yerde duran topa baktım. ‘Koşan davarı vurmuş adamım. Bu ne olacak ki?’ dedim. Lakin oynayınca onun da bir zorluğu olduğunu gördüm. Taş atmayla bocce birebir şey üzere. Oynamayı öğrenirken, çobanlıkta davarlara taş attığım için bocceye de kollarım vakitle alıştı. Önümüzde Türkiye Şampiyonası var. Orada derece yapıp evvel Avrupa’da, sonra da dünyada ismimi duyurmak istiyorum. Bocceden evvel bir hayalim yoktu. Çoban olmayı düşünüyordum. Aslında okumaya devam etmeyecektim. Bocceye başlayınca okulu da devam ettirdim. Buralara geldim.”
Elmalı’nın Kuzköy Mahallesi’nde çobanlık yapan baba Osman Şen ise birinci başlarda “Bocceden bir şey olur mu olmaz mı” diye tereddütte kaldığını belirtti.
Öğretmenlerinin teşvikiyle bu spora başlayan oğlunu elde ettiği derecelerden sonra devam etmesi için kendilerinin de desteklediğini söz eden Şen, “Biz çobanız, bocce bilmeyiz. Oyuna baktım, oğlumun başaracağını gördüm. Zira davarları çevirmek için önlerine taş atarken isabetli atıyordu.” dedi.
– Antrenör Uzun, atletinden dereceler bekliyor
Bocce Ulusal Kadrosu Antrenörü Yağmur Uzun da atleti Adnan Şen’in Elmalı ilçesinde bir yandan okurken bir yandan da keçi çobanlığı yaptığını hatırlattı.
Sürüyü toparlamak için sallama sapanla taş atan atletin, bocce için yapılan seçmede de en üst düzeyde derece yaparak bu spora başladığını aktaran Uzun, “Bu spora devam etmiş olmasa tahminen çobanlığa devam edecekti. Ailesi, yapı ve ekonomik durum prestijiyle liseye göndermeyi düşünmüyordu. Aile kendi işlerine yardımcı olabilecek, çobanlık mesleğini devam ettirebilecek çocuk yetiştirmişti. Sporda dereceler elde edince ailesi de buna ikna oldu ve bu spora devam etti.” sözlerini kullandı.
Uzun, atletinin ulusal kadroya seçilmesinin kendilerini memnun ettiğini lakin bunun birinci adım olduğunu, bundan sonra ondan Avrupa ve dünya dereceleri beklediklerini kaydetti.
