Andrea Staskova: “Kızlar bana ‘Icardi’ diyor”
Futbola başlama öykün nasıldı. Ne cins zorluklar yaşadın?
“Babam ve dedem futbolcu oldukları için futbola 4 yaşında başladım. Babam beni çalıştırmaya başladı ve çok da katıydı. Bu oyunu sevdiğimi fark ettim. Bir mühlet sonra tek başıma devam ettim. Futbol yalnızca erkeklerin oynadığı bir spor değil. Eski vakitlerde değiliz. Tabi ki günümüze baktığımızda erkek futbolu çok izleniyor. Artık vakit değişti, her geçen gün gelişecek. İleride bayan futbolu da tıpkı biçimde erkek futboluyla eşitlenecek.”
Önemli ekiplerin formasını giydin. G.Saray ile yolun nasıl kesişti?
“Prag’da okuduğum için öncelikle orada futbol oynamaya başladım. Beş yıl sonunda 18 yaşında Juventus’a transfer oldum. 3 yıl İtalya deneyiminden sonra İspanya’da Atletico Madrid maceram başladı. Beklediğim üzere geçmedi. Akabinde tekrar İtalya’nın benim için daha âlâ olacağını düşündüğüm için Milan’a gittim. Lakin iki grupta da hoş karşılanmadım. Davranış biçimlerini beğenmiyordum. Sakatlık dönemimde bana sabırsız davranıyorlardı. Daha sonra ajansım, Galatasaray ile konuştu. Kendime daha düzgün gelebileceğini düşünerek, yeni bir ülke, yeni bir hayat fikriyle kabul ettim. Çok da hoş oldu. Gelince ne hakikat karar verdiğimi daha güzel anladım. G.Saray’da sahiden çok yeterli davranıyorlar. Öbür gruplarda sakatlığım uzun sürüyordu. Zira bana orada sabır göstermiyorlardı, alana erken dönüyordum. Galatasaray’da bunun tam aykırısı. Daima beni arıyorlar, yardım etmek istiyorlar ve ilgi gösteriyorlar. Galatasaray çok büyük bir kulüp. Burada bu bahtı elde ettiğim için çok memnunum. Bana ikinci hayat kapısını açtı.”
“KIZLAR BANA ‘ICARDİ’ DİYOR”
-Türkiye’de en çok hangi futbolcuyu beğeniyorsun?
“Icardi benim idolüm. Türkiye’ye geldiğim vakit grup arkadaşlarım bana Mauro İcardi üzeresin deyince ben de gol attıktan sonra onun üzere sevinmeye başladım. Artık gruptaki kızlar bana ‘İcardi’ diye sesleniyor. Kendime has bir gol sevincim daha var. ‘Sessiz ol’ işaretiyle dövmem var. Ancak Türkiye’de İcardi sevincimi yapmaya devam edeceğim.”
-Kişisel olarak bu yılki amacın nedir?
“Gol atarak kadroma katkı sağlamak istiyorum. Ayrıyeten yeterli futbol oynadığımızı da göstermek istiyoruz. Zira daha çok taraftar gelirse kendimizi daha düzgün hissediyoruz. Kendi maçımızı gösterebilirsek taraftarın gelmesi de hakikat orantılı olacak.”
“52 BİN TARAFTARLA OYNAMAK BÜYÜLEYİCİ”
-Erkek futbol grubunu izliyor musun?
“Evet. Rams Park’ta birkaç defa izleme fırsatım oldu. Çok hoş, süper bir atmosfer vardı. Keşke maçlarımız da bu statta dolu tribünler önünde olabilsek. Daha evvel ulusal kadroda, Juventus’ta büyük stadyumlarda oynadım. G.Saray’ın çok büyük bir taraftar kitlesi var. O kadar kişinin önünde oyunumuzu göstermek, onların bize dayanağını hissetmek bizi memnun eden bir şey olur.”
-Taraftar gözüyle mi yoksa futbolcu gözüyle mi maçı izlersin?
“Stada ikisi olarak da gittim. Evvel atmosferin tadını çıkarmak istedim. Taraftar üzere heyecanlandım. Maça kendimi kaptırdım. Kendimi geliştirmek için Osimhen’i, sakatlanmadan evvel de İcardi’yi çok izliyordum.”
“EN TEMEL FARK STADYUM”
-Daha evvelki oynadığın kulüpleri de dikkate aldığında bayan futbolunda Türkiye’de gördüğün en temel fark ne sence?
“Burada bayan futbolunun geliştiğini biliyorum. Lakin en büyük fark stadyumlar. Erkek ekiplerinden daha küçük alanlarımız var. Mesela Juventus’ta oynarken bayanlar olarak kendimize özel stadyumumuz vardı. Lakin burada erkeklerle paylaşıyoruz. Burada en büyük eksikliklerden biri kendi alanımızda Rams Park’ta taraftarımıza oyunumuzu gösteremiyoruz.”
