Yazarlardan Fenerbahçe değerlendirmesi!
İŞTE MÜELLİFLERİN YORUMLARI!
Uğur Meleke: “27 Aralık 2024, Fenerbahçe için bir milat günüydü anladığım kadarıyla. Mourinho ve futbolcuları kısa bir tatil sonrası Samandıra’da toplandılar. Sonrasında 9 gün neredeyse tam takım egzersiz yapma bahtları oldu. Ve Portekizli Hoca da o süreçte yeni bir formasyonu deneme fırsatı buldu. Fenerbahçe 2025’te oynadığı üç resmi maçta da 3-4-1-2 formasyonunu kullandı şu ana dek. Mourinho’nun 3-4-1-2 ile oynadığı iki lig maçında dikkat çeken ayrıntılardan biri de Portekizli’nin karşılaşma içinde kurguyla fazla oynamaması. Hatay önünde 70’e kadar kulübesine başvurmamış, maçı da yalnızca iki değişiklikle bitirmişti. Dün de Konya önünde 72’ye kadar değişiklik yapmadı ve yeniden 90+5’e kadar iki değişiklikle yetindi. Portekizli’nin döneme üçlü savunma ile devam edeceğini kestirim ediyorum ben.” [Hürriyet]
“TÜM AKSİLİKLERE KARŞIN…”
Güntekin Onay: “Konya’da dün akşam dönemin en hoş maçlarından birini izledik. Bol durum, tempo ve heyecan her dakika üst düzeyde idi. Konyaspor’un şimdi birinci dakikada gelen golü Fenerbahçe’yi paniğe sevketmedi. Lakin Alexander Djiku ve Çağlar Söyüncü’nün uyumsuzluğu birinci golde olduğu üzere ikinci golde de sarı lacivertli gruba değerliye mal oldu. Dusan Tadic’in klas golünün akabinde daha emniyetli oynayan Fenerbahçe, skoru müdafaayı bildi ve Konyaspor’a durum vermeden kazanmayı başardı. 14. dakikada Mert Müldür’ün attığı golün pasını veren ve 61. dakikada büsbütün kendi hüneri ve takipçiliği sayesinde galibiyet golünü atan Dusan Tadic Konya deplasmanında maçın yıldızı oldu ve bir sefer daha gereken anda sorumluluk alıp yıldızlaştı. Tüm aksiliklere karşın sarı lacivertli grubun Konyaspor üzere güçlü ve inançlı bir rakip karşısında ortaya koyduğu futbolu ve kazanma dileğini beğendim.” [Hürriyet]
“KORKAK” BİR BAKIŞ AÇISI”
Gürcan Bilgiç: “Kazanılması gereken maçı kaybetmek için strateji üreten bir teknik adamı var Fenerbahçe’nin. Hareketli maçta orta sahayı ve defans gerisini Konyaspor’a armağan etmekle kalmadı Portekizli, tedbir almak yahut denetim sağlamak ismine da atak yapmayı tercih etmedi. Bir defans yanlışından, golü çıkartan Tadic’e şükretsin. Atağı dörtlü defansif dizilişden, Osayi ile beşliye dönmek oldu. Sonrasında tekrar Yusuf’u oyuna alarak Samsun’daki kabullenişi tekrarladı. “Korkak” bir bakış açısı ve mukadderatçı yaklaşım ile maçın galibi olmanın “gururunu” yaşıyordur muhtemelen.” [Sabah]
“HATALAR ZİNCİRİNİN ESERİ”
Kemal Belgin: “Fenerbahçe kağıt üzerinde çok şiddetli bir deplasman olarak görülen Konyaspor maçında aslına bakarsak hiç zorlanmadı. Bunun da sebebi rakibinin kalecisinin (Slowik) ikram ettiği gollerdi. Fenerbahçe, bu türlü güçlü bir deplasman oyununda sanki neden iki uç adamı ile oynadı? Bu sahiden sorulacak bir sorudur. Üstelik ön liberosunda hem Amrabat hem İsmail ortalıklarda yokken. Bu maç beş golle bittiyse bu büsbütün her iki kadro için de yanlışlar zincirinin yapıtıdır. Mourinho bu oyunda alandaki takımına ve tahminen de skor tabelasına o denli inanmış ki yalnızca Levent ile Osayi’yi alana sürdü. Fakat daha çok sağlam, dik duracak, düzgün yer tutacak bir ön libero bulmalıydı bu takım içinde.” [Türkiye]
“UMUT VADETMİYOR”
Engin Verel: “Fenerbahçe, Konya deplasmanında alana çıkarken önder Galatasaray’ın tam 11 puan gerisindeydi. Kuşkusuz bu tablo, oyuncular üzerinde olağanın üzerinde bir kazanma baskısı oluşturuyor. Onlar da biliyor ki bir hezimet, hatta beraberlik her şeyin sonu manasına geliyor. Haliyle gerilim katsayısı da artıyor. Konya’nın bilinçsiz baskısını denetim eden ve kusur kollayan Fenerbahçe, akıllı ayağı Dusan Tadic’le kalecinin yanlışında topu kapıp, 3 puan getirecek çok kritik bir gole imza attı. Son periyotta hem beceriksizlik hem de büyük şanssızlık yaşayan Fenerbahçe’nin bu golünde baht ve maharet üst seviyedeydi. Yalnızca bu durumda değil, maçın geri kalan kısmında de talih Fenerbahçe’ye yardım etti. Evet, Fenerbahçe güç bir deplasman maçını kazandı fakat oynanan futbolun şampiyonluk için umut vadettiğini ne yazık ki söyleyemeyeceğim.” [Akşam]
“CENK DE ALTERNATİF OLMALI”
İlker Yağcıoğlu: “Konya’daki şiddetli deplasmanı Mourinho üçlü savunmayla başladı. kenarlarda da solda Kostic sağda Oğuz ikilisiyle hem hamlede hem de defansta rakipten birer kişi fazla olmayı hesaplamıştı. İki korner bir kaleci yanılgısı sonrası gelse de atılan 3 golle Konya’dan 3 puanla dönmek Fenerbahçe’nin tepe yolundaki inadını gösterdi. Jose Mourinho şayet bu sistemle oynamaya devam edecekse Nesyri- Dzeko ikilisine Cenk’i de alternatif olarak eklemeli” [Takvim]
“LİGİN BUGG’INI BULMUŞ”
Emre Bol: “Fenerbahçe yarım puan bile kaybetmesinin şampiyonluğa havlu atacağı manasına geldiği müsabakada zorda olsa kazandı. Dostlar birinci yarıda atılan golleri kimler attı? Savunmacılar! Pekala, golleri kimler yüzünden yedi sarı- lacivertliler? Tekrar savunmacılar! Sizce burada bir külfet yok mu? Fenerbahçe’nin savunması da, golcüleri de rakibi Galatasaray’dan berbat. Sorunu anlamak için evvel sorunu çözmek gerekiyor. Mourinho bence ligin birinci yarısını boşa harcadı. Biz söyledik, idare söyledi lakin başının dikine gitti. Heyhat geçte olsa birtakım şeylerin farkına vardı. Bu gecikmişlik dönemi kupasız kapatmaya neden olabilir. Son basın toplantısında Ali bey, “Mourinho ile konuştuk. Ligin bu türlü olduğunu bilseydim, transferleri farklı yapardım” dediğini söyledi. Demek ligin bugg’ını çözmeye başlamış. Fenerbahçe taraftarı sonsuz bir biçimde Mourinho’ya takviye vermeli. Çünkü bu işin sonu uygun olacak. Tahminen yarın tahminen yarından da yakın!” [Fotomaç]
HAKEM YORUMU
Mustafa Çulcu: “Hakem Direnç Tonusluoğlu verilmeyen fauller, sarı ve kırmızı kartlar, penaltı… Bu nasıl hakemlik? Sen artık “Ben Süper Lig hakemiyim” mi diyorsun? Birinci yarıda Tadic ve Oğulcan’a gösterdiği sarı kartlar gerçek lakin 36’da Oğulcan’a yaptığı denetimsiz hareketi hasebiyle Kostic’e sarı göstermeliydi, göstermedi. Fenerbahçe’nin 2. golü öncesi verdiği korner kusurluydu, zira top en son En-Nesyri’den çıkıyor. 52’de Dzeko topa vurmada geç kalıyor, topa Uğurcan vuruyor, Dzeko adım frekansını ayarlayacak vakti ve basacağı alan varken Uğurcan’ın ayağına, kaval kemiği bölgesine basıyor. Bu durum kırmızı kart olmalıydı. VAR müdahale etmeliydi, ne hakem verdi ne de VAR devreye girdi. Kırmızı kart kaynadı gitti. Hava topuna çıkışta Kramer evvel rakibin ayağına basıyor, sarı olmalıydı. 67’de yüksek hava topunda Kostic sol el ile rakip Prip’e yaptığı hareket net penaltı ve sarı kart lakin bu majör kararda hakem de VAR da tekrar yoklar. Tacı, korneri, autu, orta alan faullerini herkes verir. Hakemin varlığı, hamaseti, kalitesi, markası büyük kararlarda muhakkak olur. Direnç Tonusluoğlu ve Sarper Barış Latife tası tarağı toplayın gidin, bırakın bu işi. Sizden hakem falan olmaz. Yazıklar olsun.” [Sabah]
